Gaziantep ve İlçeleri Kültürel Web Tanıtım Portalı
  Nizip Savaşı
 
MISIR SORUNU VE NİZİP SAVAŞI

1832-1840 yılları arasında Antep Mısır valisi Mehmet Ali Paşa’nın işgalinde kaldı. Antep halkı 8 yıl boyunca Mısırlılara karşı savaştı. Halk bu süre zarfında büyük sıkıntılar çekti. Antep tam Osmanlı Devleti-Mısır sınır bölgesinde kaldığından her iki ordunun savaş hazırlıklarına sahne oldu. Büyük bir idari karmaşa yaşandı. Osmanlı Devleti ile Mısır ordusu arasındaki Antep’te meydana gelen savaşı anlatmadan önce bu savaşa götüren süreçten biraz bahsetmek gerekiyor. Mısır Osmanlı Devleti kadar İngiltere ve Fransa açısından da önemli bir bölge idi. Çünkü İngiltere’nin Hindistan’a giden yol Mısır’dan geçmekte idi. Bunun bilincinde olan Fransa Mısır’ı işgal ederek İngiltere’nin Hindistan’a giden bu yolunu tıkayarak İngiltere’den Yedi -Yıl savaşlarının intikamını almak ve dağılmakta olan Osmanlı Devleti’nden pay almak istiyordu. Osmanlı Devleti Rusya ve İngiltere’nin yardımıyla Fransızları Mısır’dan çıkarmıştı. Mehmet Ali Paşa bu savaşa Osmanlı ordusuna gönüllü olarak katılmıştı. Mehmet Ali Paşa burada savaş sonrasında kalarak buradaki Kölemen ailesinin baskısına son vererek halkın sempatisini kazanmıştı. Mehmet Ali Paşa Osmanlı Devleti’ne isyan ederek bölgenin yönetimini ele geçirmiş ve Osmanlı Devleti de bunu kabullenmek zorunda kalmıştır. Mehmet Ali Paşa Fransa ile iyi ilişkiler kurmuş ve Mısır’ı ekonomik bakımdan bayındır bir hale getirmişti. 1820’de Mora da başlayan Rum isyanına karşı Osmanlı Devleti Mehmet Ali Paşa ‘dan yardım istemişti. Mehmet Ali Paşa Mısır donanmasını yardıma göndermiş bunu karşılığında Osmanlı Devleti’nden Mora ve Girit valiliğini istemişti. Mora isyanını bastırmada Osmanlı ordusu başarılı olamamış hatta Osmanlı donanması ile Mısır donanması Navarin’de imha edilmişti. Bunun üzerine Mehmet Ali Paşa Osmanlı Devleti’nden Suriye valiliğinin kendisine verilmesini istemiş fakat II. Mahmud bunu kabul etmemişti. Bunun üzerine Mehmet Ali Paşa, İbrahim Paşa komutasındaki Mısır ordusunu Osmanlı Devleti üzerine göndermişti. Mehmet Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa Antep’e girdiği 1832 yılında Antep’in nüfusu “Anadolu, Suriye, Filistin seyahatnamelerini yazan Fransız Baltisin Poujoulat’ göre 15000 kişi idi. Bunu 12000 Müslüman, 3000’i ise Hristiyandı. Antep bölgesinde bulunan köy ve kasabalarda bulunan halkın ezici çoğunluğu Müslüman Türk, az bir kısmı ise Hıristiyan Ermeniler idi. Mısır ordusu Antep’te görüldüğü zaman Antep halkı Osmanlı Devleti ile güçlü Mehmet Ali Paşa arasında tercih yapmak zorunda kalmıştı. Mehmet Ali Paşa’ya sempati duyan Suriye şehirlerinin aksine Antep halkı kesinlikle Osmanlı Devleti’nin tarafında yer almıştır. Antep halkı zaman zaman Osmanlı Devleti ve yöneticilerine karşı birçok ayaklanmalar yapmışlardı. Antep halkı birçok şikayetlerine rağmen, diğer Suriye ve hatta birçok Anadolu şehirleri gibi Mehmet Ali Paşa’yı bir kurtarıcı olarak bakmadı, yada en azından sempati ile bakmadı. 8 yılı boyunca İbrahim Paşa ordusuyla mücadele etti ve Mehmet Ali Paşa ordusuyla çete savaşları yaptı. Medrese çevresi dışında büyük halk kitlesi Osmanlı Devleti tarafını tuttu. Bu arada Antep’te ki Ermeni azınlığı da Mehmet Ali Paşa’nın bölgedeki Hıristiyanları kendi yanına çekmek için giriştiği çok geniş propaganda faaliyetlerine, yayınladıkları ferman ve bildirilerle Hıristiyan haklarını savunmalarına rağmen Antep Ermenileri istila karşısında tarafsız kalmıştır. Hatta Nizip Savaşına Osmanlı ordusunun komutanı Hafız Paşa bölgedeki en kalabalık azınlık olan Ermenilerden asker almayı bile düşünmüştür. İbrahim Paşa ordusu 29 Temmuz 1832’de Baylan’da Osmanlı ordusunu mağlup ettikten sonra imzalanan Kütahya anlaşmasıyla Antep ve çevresi Mısır ile Osmanlı Devleti arasında sınır olmuştu. Barak, Oğuzeli, Kilis Mısırlılarda kalmış, Antep ve Nizip çevresi de Osmanlılara iade edilmiştir. Kağıt üzerinde bu şekilde gösterilmesine rağmen şeriye sicillerinde pek çok belge Antep’in Mısırlılarda kaldığını göstermektedir. Çünkü Kütahya anlaşmasıyla çizilen sınırda Antep Osmanlılarda kalmış olsaydı bu tarihten sonra İbrahim Paşadan buyrultu gelmemesi gerekiyordu. Eski defterdar Ethem Efendi, Mehmet Ali Paşa ile müzakereler için Mısır’a gönderilmiş fakat bir sonuç alınamamıştır. Antep 8 yıl Mısırlıların işgalinde kaldı Mehmet Ali Paşa’nın işgalinden sonra Antep halkı despot Mısır valisinin yönetiminde çok sıkıntılar yaşayacaktı. İbrahim Paşa komutasındaki Mısır ordusu Antep bölgesini işgal ettiği zaman halka çok iyi davranılacağı propaganda edilmekte idi. İlk iş olarak önemli mevkilere Mısır askerleri yerleştirilmiş, önemli makamlara Mısır yanlıları getirilmişti. Çünkü Antep Halep için çok önemliydi. Halep’in suyu, birçok gıda maddesi Antep’ten gidiyordu. İbrahim Paşa’nın Antep’in üzerinde bu kadar durmasına rağmen Antepliler hiçbir zaman İbrahim Paşa’yı bir türlü kabul etmediler ve sonuna kadar direndiler. İbrahim Paşa Anteplilerin bu direncini kırmak için zaman zaman onları çok sert bir dille tehdit ediyordu.
Buyrultu Antep’e

Halen mütesellim ( kaymakam) olan Ayan Arif Ağa’nın mütesellim tayin edilip tarafınıza gönderildiği, kendini mütesellim bilip mütesellimliğe dair işler için söz ve oyuna bağlanınız. Bundan böyle hepiniz ırz ve edebinizle oturunuz. Eğer eski Antepliliğinizi tekrar ederseniz biz adam öldürmeden usanmadık. Allah hakkı için Antep’in ne kadar ileri geleni varsa Akka’da taş altıda çürütürüz.Birden adam öldürmeyiz. Hiç erkek bırakmayarak Antep’in dümdüz edileceği, belirtilmiş olup buna göre hareket eylemeniz babında işbu buyrultu yazıldı.Kısa bir zaman içinde vergi adı altında insafsız bir soygun ve talan başladı. Fransız seyyah Baltisin Paujoulat’ın Anadolu, Suriye ve Filistin Seyahatnamesinde İbrahim Paşanın emirlerine karşı gelen 400 Antepli kafası kesilmek suretiyle idam edilmiştir. Bu gibi olaylar Mısır ordusuna duyulan öfkeyi arttırdı.

                                          NİZİP SAVAŞI ( 24 Temmuz 1839)

Kütahya anlaşmasının uygulanması sırasında birtakım anlaşmazlıklar meydana geldi. Mehmet Ali Paşanın elinde geçen yerlerin vergileri konusunda anlaşmazlıklar oldu. Mehmet Ali Paşa’da Mısır’ın bağımsızlığı konusu da diplomatik çalışmalarını sürdürüyordu. Öyle ki Avrupa’nın desteğini alabilmek için İbrahim Paşa Suriye Hristiyanlarına fazla haklar tanıması Müslümanlarla eşitlik prensibini ortaya koyması Suriye halkını Mehmet Ali Paşa’ya ayaklanmalara sevketti. Osmanlı sultanı II.Mahmud bu durumdan memnun olmuş ve ayaklanmaları destekliyordu. Bu arada Osmanlı ordusu da nisbeten düzene girmişti. Mehmet Ali Paşa ile Osmanlı Devleti aralarında yaptıkları birtakım görüşmelerde bir anlaşma sağlayamadılar. Mehmet Ali Paşa her yıl Osmanlı Devleti’ne vermesi gereken vergiyi göndermedi ve bağımsızlığını ilan etti. Bu durumda II. Mahmud Rusya’nın da desteğini alarak Mehmet Ali Paşa’ya karşı savaşa girişilmesi için emir verdi.( 21 Nisan 1839) Osmanlı ordusu Antep’in güneydoğusundaki Nizip’te konakladı. İbrahim Paşa ise karargahını Halep’te kurdu. Osmanlı ordusunun başında Hafız Ahmet Paşa bulunuyordu. Osmanlı ordusunda ayrıca Prusya’dan getirilmiş subaylar bulunuyordu. Bunların arasında ileride Prusya genelkurmay başkanı olacak Helmut Von Moltke’de bulunuyordu. Askeri sayı bakımından Osmanlı ordusu ile Mısır ordusu eşit durumda bulunuyorlardı. Ama İbrahim Paşa’nın ordusu Osmanlı ordusuna kıyasla daha iyi durumda bulunuyordu. Sayıca İbrahim Paşa’nın ordusu Osmanlı ordusundan 10 bin kadar fazla idi. Fakat İbrahim Paşa ordusunun bir bölümü yeni işgal edilmiş yerlerden toplanmış kişiler olduğu için, bu ordudan sürekli Osmanlı ordusuna günde 30,40 kişi iltica ediyordu. Mısır ordusunda yokluk hüküm sürüyor ve Suriye şehirleri Mısırlılara isyan halinde bulunuyordu. Osmanlı ordusunun öncüleri 20 Mayıs 1839’da Nizip’in ilerisine tam sınıra varmışlardı. Birecik’te Fırat Nehri kenarında karargahını kurdu. Moltke savaş başlamadan civardaki kuvvetlerin de gelmesini beklemek gerektiğini düşünüyordu. Fakat Hafız Ahmet Paşa ise bir an önce savaşmak istiyordu. Fakat İbrahim Paşa çarpışmaya hiç niyeti yoktu. Çünkü Mısır ve Suriye’de ayaklanmalar çıkmıştı. Fakat İbrahim Paşa’yı harekete geçiren şey Anteplilerin yaptığı şu olay olmuştur :

Osmanlı ordusunun süvari kuvvetleri sınırın beş saat ötesine kadar uzanmıştı. Savaşın başladığını gören Antep halkı şehirdeki Mısır kuvvetlerini iç kaleye hapsetmişti. Bu kuvvetler hafif bir bombardımana dayandılar. Fakat bunlar tedahüle kalmış olan 18 aylıklarının ödeneceği vaad edilince sadece teslim olmakşla kalmayıp Osmanlı hizmetine geçtiler. Bu durum bardağı taşıran son damla olmuştu. Bu durum üzerine İbrahim Paşa ordusu 20 Haziran günü Osmanlı ordusundan 1,5 saat mesafede karargah kurdu. Hafız Ahmet Paşa’ya orduyu geri çekmesi konusunda önerilerde bulunulmuş fakat Hafız Ahmet Paşa orduyu geri çekmemiştir. Moltke’ye göre bu çekilmenin düşmanın saldırısıyla olmayıp kendi rızasıyla olacağını söylemesine rağmen bunu kabul ettiremedi. Hafız Ahmet Paşa geri çekilirse Antep’in elden çıkacağını söylemiş olmalı ki Moltke bu kadar önemli olayın yanında Antep’in elden çıkmasının üstünde durulacak bir şey olmadığını asıl önemli olanın İbrahim Paşa’nın ordusunu mahvetmek olduğunu söylemişti ve Nizip’te daha fazla kalmaktan doğacak sonucu kabul etmeyeceğini bildirmişti.Mısırlılardan beklenen saldırı 24 Haziran 1839’da başladı. Hafız Paşa önderliğindeki Osmanlı ordusu 4 saat içinde İbrahim Paşa önderliğindeki mısır ordusuna mağlup oldu. Osmanlı ordusu birçok şehit ve yaralı bırakmıştı. İbrahim Paşa ikinci defa Osmanlı ordusunu mağlup etmiş ve İstanbul yolu ikinci defa açılmış oldu. II. Mahmud yenilgi haberi gelmezden birkaç gün evvel vefat etmiş ve yerine oğlu Abdülmecid geçmişti.Nizip Savaşı’nın ertesi günü İbrahim Paşa Antep halkına gönderdiği bildiride şöyle diyordu: 
MISIR SORUNU VE NİZİP SAVAŞI
 

Antep Halkına Bildirilir ki:

“Dünkü gün Mısır ordusu ile İstanbul ordusu üzerine varılıp pek fena tarumar ettiğimizi şimdiye kadar işitmiş olacaksınız. Sizin ettiğinizi kendi merhametimden affettim.Hatta ilkin Antep’e gelmeyip ordunun üzerine gitmemiz, kadın ve çocuklarınıza merhametten icap etmiştir. Bu defa da tarafımızdan teşebbüs-ü umur ile mesalih miriyeyi birlikte görmek için Antep’in ileri gelen eşrafından Hüseyin Efendi tarafımıza gönderilmiştir. Siz Antepliler affettiğimi bilip başka yerlere gitmişsiniz varsa cümleniz Antep’e gelip işleriniz ile meşgul olarak miri hizmetler dahi görmeyiniz. Maazallah bu af ve buyrultudan sonra taşrada kimse kalıp Antep’e gelmez ise başka türlü terbiye edeceğim.Kesin ve doğru olarak bilmeniz için Divan-ı Asker-i Mısrıye’den bir günlük yoldaki Nizip’ten işbu buyrultu çıkarıdı. Gerektir ki mucibince harekatı aykırı işlerden çekinesiniz “

Yenilgiden sonra İbrahim Paşa Antep’i yakıp yıkmaya bütün halkı kılıçtan geçirmeyi ,taş üstünde taş bırakmayıp üzerine arpa ekeceğine yemin etmişti. Fakat bu olay Antepli bilginlerden Hafız Paşa’nın buluşuyla önlenmiştir. Nizip savaşını kazanan İbrahim Paşa’nın Antep üzerine yürüdüğünü haber alan Antep halkı kadın, çocuk şehri terk ederek Maraş yönüne çekilmişlerdi. Tam bu sırada savaş sırasında tarafsız kalan Antep’in medrese mensupları ve aydın kişiler devreye girdiler. Bu kişiler 120 kişilik heyet teşkil ederek şehre 3-4 saat mesafede bulunan İbrahim Paşa’yı büyük bir saygı ile karşıladılar. Bu heyetin başında medrese ileri gelenlerinden Küçük Hafız Paşa denilen kimse bulunuyordu. Hafız Paşa İbrahim Paşa’yı gönül alıcı sözlerle yumuşatmasını bilmişti. Bunun üzerine İbrahim Paşa ile Antep heyeti arasındaki yapılan anlaşmaya göre Antep’in doğu tarafında derme çatma birkaç kulübe ile bostan yakılmış Mısır askeri tarafından yağma edilmiş ve buraya arpa ekilerek İbrahim Paşa’nın yeminin yerine getirilmesi sağlanmış ve Antep yakılıp yıkılmadan kurtarılmıştır.Nizip yenilgisi sonucu Rusya Hünkar İskelesi Anlaşmasının gereklerini yerine getirmesi icap ettirdiğinden İngiltere buna meydan verdirmemek istedi. İngiltere Rusya’nın Akdeniz’e inmesini engellemek amacıyla Mehmet Ali Paşa’ya baskı yapmaya başladı. Fransa’ya güvenen Mehmet Ali paşa bu baskılara karşı koymaya çalıştı. Fakat Mehmet Ali Paşa baskılara fazla dayanamayarak işgal ettiği Suriye’den çekilmek zorunda kaldı. Osmanlı Devleti de gönderdiği bir fermanla Mısır’ın yönetimini babadan oğla geçmek üzere Mehmet Ali Paşa’ya bırakıldı ve on yıl süren Mısır sorunu son buldu ve Antep ve çevresi de tekrar Osmanlı idaresine girdi.

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol